KULA

Hafta sonu kalmak için 2016 nın ilk günü  -oldukça da soğuk bir günde Kula'ya gittik. İzmir'den yaklaşık 140 km Evleri ve toprak yapısı ile meşhur bu kasaba gerçekten görülmeye değer. Jeopark alanı,başlı başına öenmi mekanlardan. Yunanlı coğrafyacı Strabon buraya siyah lavlarından dolayı KATAKEKAUMENE (Burnt country-Yanmış ülke ) ismini vermiştir. Basaltik lav kalıntıları 1 milyon yıldır bu bölgede. En son etkinliği 10-12 bin yıl önce görülmüş bu bölgede bazı yüzeyler yeteri kadar aşınmadığı için oldukça sivri ve oynak bir yüzeye sahiptir. Halk arasında DİVLİT denilen bu kayalık arazilerde dolaşmak size bir spor ayakkabıya mal olabilir.
Evet ! bu kadar google bilgisinden sonra gördüklerime gelelim. Maalesef evlerin çoğu bakımsız. Bakımlı evler kadar hurdaya çıkmış çökme tehlikesi içinde evler var. 

Aşağıdaki ev Türk Evi olarak anılan  ev.  Genelde evler içinde yaşayan ailenin ismiyle anılıyor.

Kurtarılmayı bekleyen evler çoğunlukta

Bakımlı evlerin çoğunda yaşam yok

Aşağıdaki evlerden sağdaki İstanbul'lu bir bayan tarafından satın alınmış, yenilenmiş ve bu güzel hale getirilmiş. İstanbul'lu Bayan içinde yaşamıyor ancak daha çok kişi bu tip düzenlemelere katılabilse kasaba daha da güzelleşecek

Ortadaki büyük avlu buluşma noktası , gelişen aileye odalar açılarak tüm aile bir arada yaşıyor

Binaların bir çoğu tehlikeli ve harap durumda 

Onarılıp düzenlenmiş en güzel örneklerden biri : Anemon Kula otel 

Anemon otellerinin sahiplerini ne tanırım nede görmüşlüğüm var. Ancak böylesine bir yapıyı tekrar ayağa kaldırdıkları için sadece Kula halkı değil bu değerlere sahip çıkmaya çalışan bizler dende çok büyük bir alkış.

Çok soğuk olduğu için avludaki canlılığı göremedik

Eğer evin girişi basamaklı ise o evin bir Rum'a ait olduğunu belirtiyor

Yıllar önce bir yangında içindeki tüm değerli eşyalarda yanan (kayıp olan !) bu okul yeniden inşa ediliyor, /alttaki resim)

Evin en büyük kadını bu pencerenin önünde otorur ve sokakta olan bitenden haberdar olurmuş

Sokaklardaki elektrik ve telefon kabloları o kadar kötü görüntü veriyor ki çoğunluğunu tek tek silmek zorunda kaldım. İnsanları da sildiğimi sanmayın ortalıkta kimseler yok.
Tarih 1 Ocak 2016 saat 11.00)

Tipik bir Rum evi

İnternette 2 günde elde ettiğim bilginin 2 katını Türk Evi sorumlusu Mahmut beyden öğrendim
Eğer buralara ziyarete gelecekseniz muhakkak bir çayını için. Bizim geldiğimiz saatlerde kimseler olmadığı için bizi rehber gibi karşıladı.Ondaki bu anlatma isteği Bize Kula'yı daha da iyi tanımamıza sebep oldu

Komşulukların sağlamlığı sokakların darlığı yapışık çatılar yaratmış

Aşağıdaki resmi yeni yılın ilk gününde sabah saatlerinde çektim. Genç bir arkadaş heyecanlı bir yılbaşı geçirmiş olmalı

Tarihi çarşı güzel bir gezinti

Ustalar için yanlış zaman seçtim herhalde Yılbaşının ilk günü kimse işe gelmemiş

İzmir Kula yolu üzerinde Kula'ya 10 km kala Yunus Emre / Gökçeören yoluna Mutlaka sapın . 5 km ilerde Gökçeören köyüne geleceğiz Hiç durmadan devam edin ( Bu köye tekrar döneceğiz) Yaklaşık 15 km ileride Emre köyünde Tabduk türbesini göreceksiniz  Türbe önünde Yunus Emre'nin mezarlarından  biri var. Biri diyorum çünkü benim bildiğim Aksaray Reşadiye'de olan türbenin yanında meğerse 10 larca türbesi varmış

Tabduk Emre, Yunus'un hocası olduğu düşünülürse burada Yunus Emre'nin yatma olasılığı da yüksek. Gökçeören yoluna saptırmamın esas sebebi bu değil

Türbenin hemen bitişiğinde Carullah bin Süleyman cami Kök boyaları ile ünlü. Ben böyle güzelini ilk defa gördüm. Kapı kilitliydi içeride ne var bilemiyorum

Ben ve eşim aşağıda gördüğünüz manzarayı seyrederken Türk kahvelerimizi köpürdetelim istedik.
Yandaki kahveden gelen cevap Çay ve Neskafe varmış ! .Bravo

Emre köyü oksijeni bol tabiat örtüsünün bonkör davrandığı bir bölge
Sizi Gökçeören yoluna saptırmamın sebebi bu da değil !

Aşağıdaki mekanı not alın
Gökçeören köyüne bunun için geleceksiniz. Kula'nın meşhur saç kavurması Kavurmacı Levent.
Kurucusu Hidayet beyden devralmış oğul Levent aynı lezzeti devan ettiriyor.

Olay budur 2016 fiyatı 65 TL yaklaşık 2 kişilik